MESUT İŞSEVER: GAZİANTEP YATIRIM İÇİN CAZİBESİNİ KORUYOR

Kursan Grup Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mesut İşsever Kahve Molası’nın konuğu oldu. Yoğun iş temposuna www.memohaber.com’da kahve içerek mola veren İşadamı Mesut İşsever, www.memohaber.com İnternet Haber Sitesi Yayın Koordinatörü Mehmet Taşçı ve Haber Direktörü Nihat Düzgün’ün sorularını yanıtladı. 

İşsever ile başkanı olduğu ve 9 derneğin katılımıyla kurulan GÜNSİFED’in yapısı, projeleri ve çalışmalarının yanı sıra Gaziantep ve Türkiye genelinde yaşanan sosyal, ekonomik ve siyasi gelişmeleri değerlendirdik. 

Bölgede yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen Gaziantep’in hala yatırım ve işbirliği için yerli ve yabancı iş adamlarının gözdesi olmayı sürdürdüğünü ifade eden İşsever, gelecekle ilgili de iyimser bir tablo çizdi.

Kadınların iş dünyasında pozitif ayrımcılığa tutulması gerektiğini dile getiren İşsever, “Kadın elinin değdiği her yerde düzen, zarafet, güzellik ve bereket vardır” diyerek işkadınlarına destek olmayı sürdüreceklerini söyledi.

MEMOHABER: Mesut İşsever kimdir, kendinizden bahseder misiniz ? 

M. İŞSEVER: 1967 yılında Gaziantep’te doğdum. Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümünde öğrenimini tamamladıktan sonra, 1984 – 2007 yılları arasında Kursan Grup’ un çeşitli kademlerinde görev aldıktan sonra 2008 yılında Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak göreve geldim. Ayrıca Gaziantep Genç  İş Adamları  Derneğinin kurucu üyeliği, Gaziantep  Birleşik İş Adamları Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Gaziantep Tenis Kulübü  kurucu üyeliği ve  7  yıl bir siyasi partide il 2. başkanlığını da  yaptım. Ayrıca 2013 yılında Güneydoğu Sanayici İş Dünyası Federasyonu’na Yönetim Kurulu Başkanı seçildim ve TÜRKONFED Yönetim Kurulu Üyeliğimi halen sürdürmekteyim. 

MEMOHABER: GÜNSİFED’in kuruluş amacı, vizyonu, misyonu nedir, bize biraz anlatır mısınız?

M. İŞSEVER: Gaziantep, Kilis, Adıyaman Besni bölgesi ve yakın çevresinde faaliyet gösteren, ortak ilke ve hedefleri benimseyen, kuruluş amaçları aynı sanayici ve iş dünyası derneklerinin ortak sesi olarak bölgesel, sektörel ve ulusal ekonomik politikalarının oluşturulmasına katkıda bulunmak, bölgesel ve sektörel kalkınma vizyonları geliştirerek uluslararası entegrasyona ve rekabet gücünün artırılmasına yardımcı olmak, projeler geliştirmek, iş dünyasını ilgilendiren sorunları ve çözüm önerilerini kamuoyuna, yetkili kurumlara duyurmak amacıyla, üyeleri arasında güç birliği sağlayarak ortak çalışma zemini oluşturmak; Ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkıda bulunmak üzere, Atatürk'ün çizdiği Türkiye Cumhuriyeti vizyonu ve çağdaş uygarlık hedefini  esas alarak bölgesel ve sektörel potansiyellerin en iyi şekilde değerlendirilmesi için faaliyetlerde bulunmak, demokratik, laik, etkin hukuk devleti anlayışı içinde, sivil toplumun kurumsallaşması ve özel girişimciliğin yaygınlaşmasına çalışmak, sanayici ve işadamlarının sorunlarına sahip çıkarak toplumdaki öncü ve girişimci niteliklerini geliştirmek üzere bağımsız bir platformda, temsil tabanı geniş, güçlü bir örgütlenme gerçekleştirmek amacı ile 25 Haziran 2013 tarihinde 9 derneğin birleşmesiyle kurulmuştur

MEMOHABER: Federasyonunuza bağlı kaç dernek var, hangileri?

M. İŞSEVER: Federasyonumuz, Türk Sanayici ve İş Adamları Derneği, Gaziantep Birleşik İş Adamları Derneği, Gaziantep Kadın Merkezi Derneği, Besni Genç İş Adamları Derneği, Kilis Kadınları Kalkındırma ve Geliştirme Derneği, Mercimek Sanayicileri derneği, Kilis Genç İş Adamları Derneği, Anadolu Radyo ve Televizyon Gazeteciler Birliği Derneği, Gaziantep Halı Kilim Battaniye Jüt İplik Sanayicileri Derneği’nin katılımıyla kurulmuştur. Üyelerimiz Gaziantep Kilis Adıyaman bölgesinde faaliyet gösteren işveren ve sivil toplum kuruluşlarından oluşmakta olup; ayrıca TUSİAD’ da federasyonumuz üyesidir. Sektörlerinde uzun yıllar büyük mücadeleler vererek bulundukları illerin ekonomisine ciddi katkılar sağlayan bu sektörler Plastik, Halı Kilim Battaniye İmalatı, Pamuk, Mercimek ve sivil toplum kuruluşları olarak da Toplum Destekli Kadın Merkezi Dernekleri, Radyo ve Televizyon Gazeteciler Derneği, Genç İş Adamları , Kadınları Kalkındırma ve Geliştirme Dernekleri ile sürekli bölgenin nabzının ölçüldüğü bir oluşumumuz bulunmaktadır.

MEMOHABER: Kaç dönemdir başkansınız, döneminizde yaptığınız çalışmalarla ilgili kısa bilgiler verebilir misiniz?

M. İŞSEVER: GÜNSİFED olarak, bölgemizi İstanbul Ankara TÜRKONFED ve Brüksel’ de yapılan sektör analizini ve kültürel tanıtımlarını gerçekleştirdik ayrıca piyasa ekonomisinin hukuki, kurumsal ve sosyal altyapısının geliştirilmesi, ülke ekonomisinin istikrar içinde büyümesi için katkıda bulunulması faaliyetler yürütmekteyiz. Ayrıca İş dünyasında etik değerlerin oluşturulmasına, toplumsal sorumluluk bilinciyle faaliyette bulunulmasına yönelik çalışmalar yaparak dünyadaki teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek, iş dünyasının araştırma geliştirme faaliyetlerini arttırması, teknoloji üreten ve ihraç eden bir konuma gelmesi yönünde gayret göstererek bütün üyelerimize desteklerimizi devam ettirmekteyiz. İş dünyasının küresel boyutta belirgin ve kalıcı bir yer edinmesine yönelik faaliyetlerde bulunması ve yatırımların, ihracatın önünü açacak politikaların oluşturulması ve uygulanması için gerekli girişimlerde bulunarak, yol gösterici çalışmalarımız devam etmektedir.

MEMOHABER: Önümüzdeki dönem GÜNSİFED olarak yapacağınız çalışmalar ve varsa projenizle ilgili bilgi verir misiniz? 

M. İŞSEVER: GÜNSİFED olarak Bölgesel Kalkınma Dinamikleri İhracat ve Sanayi Kenti Gaziantep modelinin bu yıl ayrıca TÜRKONFED ile birlikte “Bölgesel Kalkınmada Yerel Dinamikler: Gaziantep Modeli” raporumuzu tamamlamış bulunuyoruz. Raporlarımızın hazırlanması aşamasında kentin ileri gelenleri, kamu, yerel yönetimler ve iş insanları ile görüşmeleri gerçekleştirdik, rapor yazarımız Doç. Dr. Ümit İzmen ile gerçekleştirdiğimiz bu görüşmelerde kentin nabzını tutmaya çalıştığımız raporumuz tamamlanmış olup raporumuzun tanıtımını yapıp hayırlısıyla kitap olarak baskıya geçecektir.

MEMOHABER: Ülke ve kent ekonomisindeki gelişmeleri değerlendirir misiniz?

M. İŞSEVER: Gelişmekte olan dünya kentlerine model gösterilen Gaziantep, ülkemizin sürdürülebilir kalkınma sürecinde ekonomik ve sosyal gelişme dinamiklerini içinde barındıran Ortadoğu ve batı arasında ekonomik entegrasyonu sağlayan ve aynı zamanda kültürel köprü görevi gören önemli bir ildir. Çin'den başlayıp Avrupa'ya kadar uzanan, tüccarların, bilgelerin, fikirlerin, dinlerin ve kültürlerin yolu olan dünyaca ünlü 2000 yıllık İpek Yolu'nun üzerinde kurulmuş ve yükselmiş olması, İpek Yolu'nun Anadolu'ya açılan kapısı konumunda olan Gaziantep'in karakteristik özellikleri olan üretkenlik ve ticari kabiliyetin temellerini oluşturmuştur. Coğrafi yönden GAP'ın giriş kapısı, sanayisi ve ticari hacmi ile GAP'ın merkezi olan Gaziantep, ekonomik yönden çevresindeki birçok ili etkisi altında tutarken son yıllarda turizm alanında da ciddi yatırımlar yapmaktadır. Gerçekleştirdiği üretim ve ihracat hacmi ile ülkemiz ekonomisine yön veren illerin başında gelmektedir.

MEMOHABER: Gaziantepli işadamları Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da bulunan ülkelerde yaşanan karışıklıktan nasıl etkilendi. Pazar sıkıntısı yaşanıyor mu?

M. İŞSEVER: Kuzey Afrika ve Libya başta olmak üzere bölgedeki ülkelerde iş yapan Türk işadamlarının olumsuz etkilediğini söyleyebilirim. Özellikle Libya’da yaşananlar nedeniyle maalesef Türk işadamlarının bu ülkede eskisi kadar rahat olamayacağı kesin. Eskisi kadar da iş alamayacağımız belli. 1990'lı yılların başında Ortadoğu'da ticaret müşavirleri yoktu ve işadamlarımız kendi çabalarıyla iş bağlantıları yapmak durumunda kalıyordu. Ticaret müşavirleri sayesinde işadamlarımız hem zaman hem de paradan tasarruf sağlıyordu. Ülkemizin ticaret sınırları her geçen gün daha da genişliyor. Bugün Türk ürünleri neredeyse dünyanın tüm ülkelerine pazarlanıyor. Tekstilden, gıdaya, sanayiden inşaat sektörüne kadar hemen her alanda ve dünyanın her yerinde Türk markası var. Eskiden yurtdışında ‘Made in Turkey’ ibaresini gördüğümüzde çok şaşırır, hatta heyecanlanırdık. Artık hiç şaşırmıyoruz Aksine gittiğimiz ülkelerde bu etiketi göremediğimizde şaşırıyoruz.

MEMOHABER: Uygulanan politikalar özellikle komşu ülkeler başta olmak üzere Ortadoğu ülkeleriyle sosyal ve ekonomik ilişkilerimizi ne yönde etkilemiştir?

M. İŞSEVER: Günümüz dünyası çok önemli, yapısal ve ekonomik bir dönüşüm süreci içinden geçmektedir. Özellikle son on beş yıllık dönemde gözlenen ve günümüz ekonomileri üzerindeki etkisini giderek artan oranda hissettiren bu sürecin odağında küreselleşme yer almaktadır. Küreselleşen bir dünyada, ülkelerin kalkınma yolunda ilerleyebilmesi ve dünya refahından daha fazla pay alabilmesi ancak bu süreci doğru algılamaları ile mümkün olacaktır. Türkiye’nin, Ortadoğu, Afrika, Asya ve Avrupa’ya olan yakınlığı ile komşu ülkelerle paylaştığı ortak kültürel değerleri,  bölgesel bir  dış ticaret  sistemi oluşturulmasında yapı taşı olarak gören Dış Ticaret Müsteşarlığı, ticarette yeni açılımlar yakalayabilmek amacıyla, 2000 yılında ‘Komşu ve Çevre  Ülkelerle Ticareti Geliştirme Stratejisi’ni yürürlüğe koymuştur. Söz konusu stratejisi çerçevesinde, ticaretin artırılması için yeni yol ve yöntemler aranmakta ve Ortadoğu, Güneydoğu Avrupa, Karadeniz ülkeleri, Kafkasya ve Orta Asya ülkeleri ile ticaretin geliştirilmesi yönünde uygun ortam yaratılmaya çalışılmaktadır.

MEMOHABER: Size göre, ekonomik gelişim için olmazsa olmaz olan nedir?

M. İŞSEVER: Ekonomik gelişme, aslında ekonomik kalkınmadan çok farklı bir kavram değildir. Daha çok kalkınma aşamasını tamamlamış ve yapısal değişim içine girmiş ekonomilerin durumunu anlatmak için kullanılır. Gelir ve refah sorununu bir anlamda çözmüş olan ekonomilerin, sosyal alanlarda, eğitimde, hukuk alanında, demokraside, kültürel yaşamda ilerlemesini tanımlamakta kullanılır. Birleşmiş Milletlerin “insani gelişmişlik endeksi” bu kavramdaki ilerlemeyi ölçmekte de kullanılır. Kalkınmayı ve gelişmeyi ölçmekte kullanılabilecek bir başka veri seti de Dünya Ekonomik Forumu tarafından açıklanan Küresel Rekabet Raporu’dur. Ekonomik büyüme, bir ülkede ya da bölgede insan ihtiyaçlarını karşılayacak olan araçlarda ve ürünlerdeki artış olarak tanımlanıyor. Bunu ölçmenin en kestirme yolu bir ekonominin ürettiği ölçülebilir bütün değerlerin piyasa fiyatından karşılığını ifade eden GSYH’da bir dönemden diğerine reel (fiyat artışlarından arındırılmış) bir artış olup olmadığına bakmaktır. Bu üç tanıma baktığımız zaman büyümenin ötekilerden farklı bir şey olduğu ortaya çıkıyor. Büyüme öteki ikisi için “sine qua non” (olmazsa olmaz) koşuludur. Yani bir ekonomi büyümedikçe, geliri ve refahı artmaz, geliri ve refahı artmayan bir ekonomide yaşam standartlarının artması, eğitimin kalitesinin yükselmesi mümkün olmaz.

MEMOHABER: 2013 yılında Türkiye’nin Avrupa’daki şirketler için en güvenilir ülke konumunda bulunduğu belirten bir açıklamanız var. Size göre yerelde Gaziantep genelde Türkiye hala yabancı yatırımcılar için cazip bölgeler midir?

M. İŞSEVER: Evet, bu açıklamamın hale arkasındayım. Gaziantepli sanayiciler ve STK’lar olarak, Avrupa’daki şirketlerin yatırım yapmak istediği en çok yoğun istek gören iller arasında Gaziantep’te var. Türkiye ve Gaziantep’te yabancı yatırımcılar için cazip ülke ve bölge olarak görülüyor. Bilindiği gibi Gaziantep sanayisi ve sanayicisi bu güne kadar devletten teşvik almadan ayakta kalan iller arasında. Ayrıca, krizlerden de etkilenmeyen illerin başında geliyor. O nedenle, Dünya’da Türkiye, Türkiye’de Gaziantep diyoruz.

MEMOHABER: Gaziantep’i Türkiye’yi kısa orta ve uzun vadede gerek siyasi gerekse ekonomik açıdan neler bekliyor. Öngörüleriniz nedir?

M. İŞSEVER: 7 Haziran seçimleri sonrasında, gerek döviz gerekse siyasi olumsuzluklardan dolayı sanayici çok zor günler geçirdi. 1 Kasım seçimleri sonrasında, siyasi belirsizlikler ortadan kalkarsa, ekonomik açıdan yalnız Gaziantep sanayisi değil, Türkiye’deki tüm iş kolları ile KOBİ’lerin durumları düzelecek diye umut ediyorum. Kısa ve orta vadede düşünürsek, seçim sürecine kadar bu olumsuzlukların süreceğini tahmin ediyorum. Uzun vadede ise seçimler tamamlanıp, hükümet kurulduktan sonra ekonomide rahatlığın sürmesi için uygun politikalar ile bir takım yeni projeler üretilerek, özelikle sanayi sektörlerini ilgilendiren adınlar atılmalı. Türk Lirası, Dolar ve Avro karşısında değer kaybetmemeli. Sanayicilere verilen teşvikler, kısa vadede değil de uzun vadeye alınmalı. Bölgesel teşvik değil de, sektörel bazda teşvikler uygulanmalı. KOSGEB desteklerinin ise sürmesi gerek diye düşünüyorum.

MEMOHABER: İş dünyasında kadının rolü, işkadınlarına pozitif ayrımcılığınız var mı?

M. İŞSEVER: Ülkemizde geç de olsa anlaşılmaya başlanan kadının iş hayatında yer alması için yapılan çalışmalar, her ne kadar yetersiz olsa da, halen yapılan ve devam eden çalışmalar sayesinde gelecek açısından umut vericidir. Bir devlet politikası bakımından girişimci kadınlarımıza yapılan pozitif ayrımcılığın ne kadar isabetli olduğu aşikardır. Çünkü kadın elinin değdiği her yerde; bir düzen, bir zarafet, ayrı bir güzellik ve bereket vardır. Henüz istenen seviyede olmasa da, ilimizdeki kadın girişimcilerin her geçen gün artması ve başarılı iş kadınlarının boy göstermesi bizleri mutlu ediyor. İş kadınlarına da her zaman destek olunmasının yanındayız ve üzerimize de düşeni yapmaya devam edeceğiz.

MEMOHABER: Son olarak belirtmek istediğiniz, iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

M. İŞSEVER: Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Federasyonu olarak, her zaman Gaziantep ve Gazianteplinin yanındayız. Sanayici kökenli olan yönetim kurulu üyelerimizle, bölgenin sorunlarına ortak çözüm arayacağız. Bu sorunların çözümü için gerekli projeler üreterek, hem hükümet yetkilileriyle hem de diğer STK’larla koordineli bir şekilde çalışmalar yürüteceğiz. Her türlü görüş, öneri ve katkıya açığız. Ayrıca, ekonomi ile istihdama katkı sağlamayı kendimize ilke edinmiş bulunuyoruz.