Herkese merhabalar, bugün vücudumuzun en önemli organı: Karaciğer ve Karaciğer Yağlanması hakkında sizlere bilgi vereceğim. Öncelikle vücudumuzdaki tüm organlar ayrı önem taşıyor, fakat karaciğerin gördüğü fonksiyonlar nedeniyle çok önemli bir yere sahip olduğu unutulmamalıyız. Karaciğer protein, karbonhidrat, yağ, vitaminler ve ilaçların vücudumuzda işlem görebilmesinden sorumlu. Yani kısaca karaciğer olmadan yaşamak mümkün değil. Karaciğer yağlanması sorununu günümüzde sıkça duyduğumuz sağlık problemleri arasında. Peki, ne ifade ediyor? Normalde yüzde 10’un altında olması gereken karaciğer yağ oranının artması, aslında yağlı bir karaciğeriniz olduğunun göstergesidir. Karaciğer hücrelerinizde aşırı yağ birikmesi olarak da düşünebilirsiniz. Sağlıklı bir vücutta karaciğer, toksinleri gidermeye yardımcı olur ve sindirime yardımcı safrayı üretir. Fakat karaciğer yağlanmanız varsa bu durum, karaciğerinizin gerektiği gibi çalışmasına engel olur. Dikkat etmemizde fayda var, çünkü ilerleyen dönemlerde başka hastalıkların sebebi olabiliyor. İnsülin direnci de genelde bu duruma eşlik eden hastalıklardan.
Peki karaciğer yağlanmamız varsa nelere dikkat etmemiz gerekiyor?
Kilo probleminiz varsa; Kilo vermenizde fayda var…
Karaciğer yağlanmasına en sık obez veya hareketsiz olan bireylerde görülüyor. Bu yüzden tedavide yaşam tarzı değişikliklerinin ve diyetin çok önemli bir rolü bulunuyor. Yani yağlanma riskini azaltmada vücut ağırlığının etkisi büyük. Bu anlamda size ufak bir önerim olacak. Fazla kiloluysanız, ağırlığınızın yüzde 10’unu kaybetmeyi hedeflemeniz bile hastalık riskini azaltmada size yardımcı olabilir. Kısaca adından da anlaşılacağı gibi karaciğer yağlanması, karaciğerinizde çok fazla yağ olduğu anlamına geliyor. O halde diyetteki yağ miktarını azaltmalıyım düşüncesi aklınızdan geçebilir. Eğer doymuş yağ oranını azaltıyorsanız bu düşünce doğru. Fakat Omega-3 gibi sağlıklı yağ asitlerinin karaciğer yağlanmasında çok önemli etkileri bulunuyor. Bu yüzden sağlıklı yağları dengeli bir şekilde içeren diyetlerden korkmayın. Aslında tipik bir Akdeniz diyeti, çoğu hastalıkta olduğu gibi burada da tedaviye yardımcı.
Bitkisel protein tüketimini arttırın…
Bitkisel proteinlerin erken ölüm riskini azaltabileceğini biliyor muydunuz? Yapılan çalışmalarda günlük protein ihtiyacının hayvansal kaynaklar yerine bitkisel kaynaklardan karşılanmasının erken ölüm riskini azaltabileceğini gösteriyor. Yapılan bir çalışmada, hayvansal proteinin yerine bitkisel protein kaynağı besinler koyulmuş. Bu durumun erkeklerde yüzde 12 ve kadınlarda yüzde 14 daha düşük ölüm riskine neden olduğu görülmüş. Diğer yandan bitkisel proteinlerin lif, antioksidan, vitamin ve mineral içeriğiyle de sağlığınıza katkıda bulunduğunu belirtmek istiyorum.
Kurubaklagilleri hayatınızdan eksiltmeyin!
Kurubaklagiller, bitkisel protein kaynaklarımızda ilk sırada geliyor, 100 gramında yaklaşık 20-25 gram protein, yaklaşık 5 gram posa var. Bununla birlikte kolesterol içeriklerinin 0 olduğu da unutulmayalım. Çözülebilir lif içerikleri sayesinde kan lipit seviyelerini düşürücü etkileri vardır. Düzenli olarak tüketimi kan kolesterolünü, LDL kolesterolü ve trigliserit seviyelerini düşürücü ve HDL kolesterol seviyelerini ise yükseltici etki gösteriyor. Bazı çalışmalar haftada 4 kez kurubaklagil tüketiminin, kalp-damar hastalık riskini azalttığını ve lipit profillerini düzeltip, kan basıncı seviyelerini düzenlediğini gösteriyor.
Karaciğer yağlanmasına iyi gelecek 3 besin
Karaciğer yağlanması tedavisine olumlu yönde katkı sağlamış bazı besinleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Bunları beslenme planınıza dahil etmek karaciğer sağlığınızı koruyucu etken gösterebilir.
Balık: Omega-3 karaciğer yağlanmasında çok önemli rol oynuyor. Nasıl mı? İltihabı önleme özelliği bulunuyor.
Somon, ton balığı ve alabalık gibi yağlı balıkların Omega-3 yağ asidi içeriği yüksek. Karaciğer yağ seviyelerinizi korumak için haftada 2 kez balık tüketmenizi öneriyorum.
Ceviz: Yağlı tohumlardan ceviz de Omega-3 yağ asidi içeriyor. Okuduğum bir çalışmada karaciğer yağlanması olan bireylerde ceviz tükettikten sonra karaciğer fonksiyon testlerinin olumlu yönde etkilendiği görülmüş.
Yeşil çay: Yeşil çay üzerinde yapılan araştırmalar hala devam etmiş olsa da yeşil çay tüketiminin karaciğer yağlanması üzerinde olumlu etkisi olduğu görülmektedir.
Bildiğiniz üzere yeşil çay metabolizmanın hızlanmasına da yardımcı.
Düzenli beslenme ile günde 2 fincan yeşil çay tüketmek metabolizmayı hızlandırıyor.
Dikkat etmeniz gerekenler:
Bol meyve sebze tüketin.
Baklagiller ve tam tahıllar gibi yüksek lifli besinleri diyetinize ekleyin.
Şeker, tuz, trans yağ, basit şeker ve doymuş yağı azaltın.
Alkol tüketmemeye çalışın.
Yorum Yazın