AlpAslan Group Üst Bant
Bosychef Sol Sabit
Bosychef Sağ Sabit
Gaziantep
BIST9833.22
DOLAR34.0692
EURO37.7489
ALTIN2730.4
BTC/USD57646.841
KAHVE MOLASI

KAHVE MOLASI

Mail: kahvemolasi@memohaber.com

CHP MİLLETVEKİLİ ADAYI AKİF EKİCİ, 1 KASIM SEÇİMLERİNİ MEMOHABER’E DEĞERLENDİRDİ

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gaziantep birinci sıra milletvekili adayı Akif Ekici, 1 Kasım Seçimleri öncesi yoğun çalışmalarına www.memohaber.com’da kahve içerek mola verdi. 

Milletvekili adayı Ekici, www.memohaber.com internet haber sitesi Yayın Koordinatörü Mehmet Taşçı'nın sorularını içtenlikle cevaplayarak, önemli açıklamalarda bulundu. 

1 KASIM’DA HEDEFİMİZ 200 BİN OYU GEÇMEK

PARTİMİZDE KÜSKÜNLÜK YOKTUR

DAVUTOĞLU CHP İLE KOALİSYON İSTİYORDU

TAYYİP ERDOĞAN MUTLAKA YARGILANACAK

PARTİDE 3-5 TANE SPEKÜLASYONCU VAR 

ELEŞTİREREK SİYASET YAPMAYI BIRAKTIK

BENİM KİMSEYLE PROBLEMİM YOKTUR 

ÖLENE KADAR ADAY DEĞİLİM

SİYASETİ TIKARSANIZ SANAYİCİ NE YAPSIN

1 KASIM’DA HEDEFİMİZ 200 BİN OYU GEÇMEK

7 Haziran seçimlerinde CHP olarak Gaziantep’te Cumhuriyet tarihinin en ağır yenilgisini aldık ve üçüncü parti konumuna düştük. Bu bizi çok rahatsız etti ve üzdü. Biz bu oy kaybının nedenlerini araştırmak için il ve ilçe teşkilatlarımızla birlikte çalışma başlattık ve oy düşüşünü masaya yatırdık. Bir yıl önce 30 Mart Yerel seçimlerinde 193 bin oy almamıza rağmen 7 Haziran’da 147 bin oya düştük. Yaklaşık 55 bin oy kaybımız oldu. Bunun nedenlerinin başında şu var. Türkiye7de 7 Haziran seçimleri öncesinde bir algı oluşturuldu. ‘HDP barajı aşarsa, Tayyip Erdoğan’ın diktatör zihniyeti sona erer’ şeklinde bir algı oluştu. ‘HDP baraj altında kalmasın’ algısı toplum üzerinde etkili oldu ve toplum buna inanarak oyunu HDP’ye verdi. Bizim partimizin hedefi bir başka siyasi partiyi baraj altında bırakmak veya barajı aşırmak olamaz. Bizim hedefimiz kendi partimizin oyunu yükseltmek ve iktidara taşımaktır. Hiçbir kişinin öyle binlerce kişiyi arkasına alıp tek başına oy toplayacak gücü yoktur. Öyle bir kudrete sahip olan insanlar bağımsız aday olur ve seçilirler. Onun için Celal Doğan isminin de burada bizim oylarımızın gitmesinde çok etkili olduğunu düşünmüyorum. Bu seçimde HDP’ye giden oylarımızı geri alacağız. O algı yıkılmıştır. Biz bu oy kayıpları için hangi mahallelerde oy kaybımız varsa bunların tespitlerini yaptık. Bu mahallelerde yoğun çalışmalarımız var. Bizim kendi hatalarımız da vardı. Bu hataları tespit ettik ve gerekli çalışmaları yapıyoruz. 1 Kasım’da kaybettiğimiz oyları geri toplayıp 200 bin oyu geçeceğiz. 

PARTİMİZDE KÜSKÜNLÜK YOKTUR

Partimizde küskünlük yoktur. Ferdi olarak bir beklenti içerisinde olup elde edemeyenler olabilir. Ben geçen dönem aday adayı oldum ama 12 kişilik listede yoktum. Ben saygı duydum. Davet edilen yere gittim ve partim için çalışmamı sürdürdüm. Bu dönem ise ben aday olmadım ama beni uygun gördüler ve birinci sıraya koydular. Ben adaylık başvurusu yapmadım. Son iki gün kalana kadar da böyle bir teklif yoktu. Ama son 1 gün kala beni aradılar birinci sıra adayı olduğumu evraklarımı hazırlamam gerektiğini söylediler. Sayın Genel Başkana aday olmayacağımı söyledim ama görev verildi geldim. Ben açık söylemek gerekirse, bu dönemden sonra da kesinlikle siyaset düşünmüyorum. Partim bana ihtiyaç duydu çağırdı bende geldim. 

DAVUTOĞLU CHP İLE KOALİSYON İSTİYORDU

7 Haziran’da halkımız bir mesaj verdi. Ama CHP dışında hiçbir parti bu mesajı doğru okuyamadı. Seçmen 7 Haziran’da şu mesajı verdi. ‘AKP iktidar olmamalı, muhalefet birleşmeli ve koalisyon kurmalı, ülkedeki yanan ateşi söndürmeli’ dedi. Ama CHP dışındaki partiler bu mesajı anlayamadı. CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu son ana kadar koalisyon kurulması için elinden geleni yaptı. Bunu bütün Türkiye gördü. Bize yapıştırılmak istenen bir yafta vardı. ‘Bakın işte CHP yine her şeye karşı, koalisyonu da kurdurmadı’ şeklinde bir yafta ile CHP’yi vurmayı hesapladılar. Ama CHP bu tuzağa düşmedi koalisyon için her şeyi yaptı. 12 madde dedik sonra bunu 4 maddeye düşürdük. Bu maddeler uzlaşılamayacak maddeler değildi. Türkiye’nin acil ve temel problemleriyle ilgili maddelerdi. Yeter ki koalisyon kurulsun dedik ama AKP buna yanaşmadı. Ben adım gibi biliyorum ki, Sayın Ahmet Davutoğlu da CHP ile koalisyon kurulmasını istiyordu. 

TAYYİP ERDOĞAN MUTLAKA YARGILANACAK

Ama Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu ülkede koalisyon kurulmamasını açık şekilde istedi. Parlamentonun çalışmasını istemedi. Peki neden? Çünkü Tayyip Erdoğan Cumhuriyet tarihindeki en büyük yolsuzluğu yapmıştır. Hem ekonomik hem de siyasi yolsuzluk yapmıştır. Çocukları 28 yaşında gemi filoları sahibi olmuştur. Barış süreci diyerek şu anda Güneydoğu’da ölen insanların sorumlusudur. Eğer hükümet kurulup meclis açılsaydı, CHP’li, MHP’li, HDP’li milletvekilleri bu yolsuzlukların araştırılması için önerge verecekti. Her şey ortaya çıkacak Tayyip Erdoğan yargılanacaktı. Ama Tayyip Erdoğan yine yargılanacak, yargılanmadan bu işten kurtulma şansı yoktur. Eğer yargılanmazsa kimsenin yargıya ve hukuka güveni kalmaz. Yaptıklarının bedelini er ya da geç yargı önünde ödeyecek. Ama bunu engellemek ve uzatmak için hükümeti kurdurmadı. Şu anda bir ekonomik kriz yaşıyoruz. Dolar 3 lirayı geçti. Sanayicimiz, üreticimiz, borcu olan çiftçimiz, esnafımız, işçimiz, emeklimiz herkes sıkıntı çekiyor. Bunların bütün nedeni ülkenin hükümetsiz olmasıdır. Ama az kaldı 2 Kasım günü Türkiye CHP iktidarına uyanacak.

PARTİDE 3-5 TANE SPEKÜLASYONCU VAR 

Partide 3-5 tane spekülasyoncu var, sen ne anlatırsan anlat, Genel Başkan ne anlatırsa anlatsın, onlar spekülasyona devam eder. Ben 7 Haziran seçimlerinde dosyamı hazırladım aday oldum. Ön seçim olacağı söylenmişti ama sonra ön seçimden vazgeçildi. Beni sıralamaya dahi koymadılar. 12 kişilik aday listesine giremedim. Geldim işime gücüme baktım. ‘Görev verirlerse seve seve çalışırım’ dedim. Partim için yapmam gereken her şeyi yaptım. Partime laf söyleyenlerin karşısına dikildim. Seçim bitti üzülerek gördük parti üçüncü parti konumuna düştü. Sonra il yönetimi istifa etti. 10 gün il yönetimi boş kaldı. Bir boşluk ve karmaşa var. Beni Genel Merkezden aradılar ve ‘Bu örgütü sen toparlarsın’ dediler. Ben Genel Merkeze gittim ve şunu söyledim, ‘Gaziantep’te iki milletvekilimiz var öncelikle bu sorunu onların halletmesi gerek. Onlar dururken eski milletvekili olarak benim uğraşmam ayıptır’ dedim. Bana ‘Olmuyor sen toparlarsın’ dediler. Ben o zaman kesinlikle il başkanı olmayacağımı söyledim. Normalde alışılmış olan şudur. Genel merkeze yakın olan birisi gider yetkiyi alır, kendine yakın kişilerden istediği yönetimi oluşturur, il başkanlığını yapardı. Ama ben öyle yapmadım, örgütü topladım ve bugüne kadar hiç yapılmayan bir şeyi yaptım. İl ve ilçe örgütlerini, meclis üyelerini, parti içindeki eski milletvekilliği ve il başkanlığı yapmış herkesi bir araya topladım. ‘Gelin biriniz aday olun bende sizin yönetiminize girip çalışayım’ dedim. Örgüt toplantısında benim aday olmamı istediler. Bir komisyon kurulmasına ve komisyonun aldığı karara herkesin uymasına karar verdik. Komisyon kurdular ve komisyonda benim il başkanı olmam kararı aldılar. Ben de istemediğim halde bu görevi kabul etmek zorunda kaldım. Eski milletvekilleri, aday adayları, partinin tecrübeli isimleri hepsi yönetimime girdi ve birlikte örgütü toparladık. Sonra koalisyon görüşmelerinden sonuç çıkmayınca birden bire erken seçim kararı alındı. Tabi ben milletvekili adaylığını zaten düşünüyordum. Genel Başkanımız Gaziantep’e geldiğinde görüştük ve burada temayül yoklaması yapılacağını söyledi. Ben de o zaman temayül yapılırsa aday olacağımı söyledim. Sonra temayül yapmaktan vazgeçildi. Ben o zaman dosyamı vermedim aday başvurusu yapmadım. Genel Başkana, ‘Parti görev verirse hazırım ama ben bu şartlarda aday olmayacağım’ dedim. Son güne kadar da adaylık başvurusu yapmadı. Son gün beni çağırdılar ve birinci sıraya koyduklarını aday olmamı istediler. Ben de zaten istiyordum ve seve seve kabul ettim. Ama ön seçim olsaydı daha sağlıklı olurdu.

ELEŞTİREREK SİYASET YAPMAYI BIRAKTIK

Ben 30 yıllık CHP’liyim, bizim parti terbiyemiz şudur, ‘Önce ülkem, sonra partim, sonra ben’ 1 Kasım seçimlerinde sloganımızda ‘Önce Türkiye’ olacak. Artık CHP olarak eleştirerek siyaset yapmayı bıraktık. Bu seçimde yine vaatlerimiz ön planda olacak ama koalisyon görüşmeleri sürecini de vatandaşa anlatacağız. Biz parti olarak yıllarca eleştiri üzerine siyaset yaptık. Tayyip Erdoğan bizi o tuzağa çekti. Biz artık ne yapacağımızı söyleyeceğiz. Somut olarak halka vaatlerimizi anlatacağız. Türkiye’de değişmesi gereken 4 tane ana sorun vardır. Birincisi eğitim reformu, ikincisi hukuk reformu, üçüncüsü imar yasası değişikliği, dördüncüsü ihale yasası mutlaka değişmelidir. Yolsuzlukların tamamı bu imar ve ihale yasasının içindedir. Türkiye’nin geri kalmışlığı ise eğitim ve hukuk reformu ile düzeltilebilir. 

BENİM KİMSEYLE PROBLEMİM YOKTUR 

Sanki, ‘7 Haziran’da Mehmet Şeker Akif Ekici’yi listeye aldırmadı, şimdi de Akif Ekici bunun rövanşını aldı’ şeklinde bir algı ve dedikodu var. Öncelikle siyasette rövanş diye bir şey olmaz. Mehmet Şeker bizim partilimizdir, arkadaşımızdır, 4 yıl milletvekilliği yapmış hizmet etmiştir. İyi yapmıştır, kötü yapmıştır ama partiye emeği vardır. Bu bir güreş değil, boks maçı değil, bunun rövanşı olmaz. Mehmet Şeker’in adaylıktan çekilmesi tabana yansımaz partinin oylarını etkilemez. Biz Sayın Şeker’i aradık Mehmet Gökdağ’da kendisini aradı. Şehir dışındaymış, geldiği zaman bir araya geleceğiz. Benim kimseyle problemim yoktur. Biz siyaseti şahsımız için değil, ülkemiz için yapıyoruz. Hedefimiz partimizi Gaziantep’te birinci parti yapmaktır. Benim aday olmam veya Mehmet Şeker’in olması hiç önemli değil. Önemli olan partimizi başarılı olmasıdır.

ÖLENE KADAR ADAY DEĞİLİM

Ben 7 Haziran’da dosyamı hazırladım verdim. Ama demek ki beni o dönem için yararlı olacağımı düşünmediler ve aday yapmadılar. Bana ‘Sen şu kenarda dur’ bile demediler. Listeye bile koymadılar. Ben saygı duydum. Küsmedim, darılmadım. Sonra bu partinin en zor görevi il başkanlığıdır oraya uygun gördüler gittim partiyi, örgütü toparladım. Bana yakınlarım, ‘Aklını başına topla ne işin var il başkanlığında sen aday olacaksın yıpranırsın. Seni rezil ederler’ dediler. Ama ben kabul ettim. ‘Ben İl Başkanlığını yapamazsam, milletvekili de olmam’ dedim. Benim siyaset anlayışımda görevden kaçmak yoktur. Bu dönemde de birinci sırayı uygun gördüler. Ben siyasette ağabey olarak kalmayı istiyorum. Bütün arzum budur. Ben başkaları gibi 78 yaşında hala daha bir yere gelebilir miyim diye uğraşmam. Yani ölene kadar aday değilim. 

SİYASETİ TIKARSANIZ SANAYİCİ NE YAPSIN

Organize Sanayi Bölgesi’nde işler çok kötü ama öyle anlatıldığı gibi bir felaket de söz konusu değil. Ekonomik daralma var, işten çıkarmalar var, üretim ve kapasite daralması var. Yüzde 85 kapasiteden yüzde 50’ye düşmüş. En üzüldüğüm taraf ise işçi çıkarmalardır. Gaziantep’in en öncelikli sorunu eğitim sorunudur. İkincisi imar sorunudur. Türkiye’de en pahalı daireyi en pahalı arsayı Gaziantep’te alıyorsunuz. Üçüncü sorunu trafik sorunudur. Hava kirliliği sorunu var. Asıl önemlisi de endişeli bir yaşam kaygısı var. Bunun ortadan kaldırılması lazım. Bu şehirde 500 bin Suriyeli var. Her 4 kişiden 1 tanesi Suriyeli artık. Gaziantep her zaman göç almıştır ama gelen göçleri bir şekilde içerisinde barındırmıştır. Ama bu şekilde yoğun bir nüfus artışını kaldıracak durumda değil. Bir şehrin imar planı yapılırken o işin uzmanlarına hazırlatılır. Öngörülerle 5 yıllık her türlü hesaplanır öyle plan yapılır. Bizim Belediye meclisleri toplanır, 1 yılda bin 500 madde gündeme gelmişse bunun bin 450 tanesi imar değişikliğidir. Ey Allah’tan korkmaz bu imar planını niye yaptırdın, niye durmadan değiştiriyorsun? Gaziantep sanayisi emeğe dayalı yatırımlardan oluşuyor. Organize Sanayinin yüzde 55’i un ve sentetik iplik sektöründen oluşuyor. Bunlar hep emeğe dayalı yatırımlardır. Burası bir hammadde bölgesi değil. Buradaki sanayici kendi bilek gücüyle bir şeyler üretip satmaya çalışıyor. Dünyanın 137 ülkesine ihracat yapan üretken insanlardan oluşuyor. Siyasi engeller ve belirsizlikler olmazsa, önleri kesilmezse, dolar 1800 iken 3 bine çıkmazsa, bu sanayici ülkeyi kalkındırır, uçurur. Ama siz siyasi rant uğruna, iktidarda kalma uğruna, yargıdan kaçma uğruna, siyasetin önünü tıkarsanız, sanayici de doğal olarak sıkıntı yaşar. Gaziantepli üreterek tüketen bir yapıya sahiptir. CHP olarak bizim de ana felsefemiz, üreterek tüketen ve hakça paylaşımı bu ülkede inşa edeceğiz. 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar